Dünya ekonomik dizgisi içinde çeşitli yöreler merkez- çevre ilişkilerine girerken Türkiye için 2000'ler de yarı çevreye sıçrama yolu açılmış görünmektedir. Bu ekonomik sıçramanın sanat ve mimarlık alanında yansımaları görülecektir. Çevremizi düzenlerken merkezin akılcı ve görgücü akımlarının tartışmalı önerilerine kendimizi kaptırmadan mimarlık olgusunu tüm boyutlarıyla ele almalıyız.