Kimileri “ne çok kendinlesin, kendine acıyorsun”u çarptılar suratıma. Eğlendirici değilsem, kapkaralığıma dayanamıyorlar. Verdiğim zekât yetmiyor mu? Söz bıçkınlığım? “Alsanıza acımı siz de dev dalgalar biraz koynunuza?” Soğuksunuz. Buzsunuz, benden beter!
Bay Muannit Sahtegi, edebiyat tarihimizin en ayrıksı ve merak uyandıran karakterlerinden biri. Onun günlüğündeki satırlarda göz gezdirdikçe “huysuz ve inatçı Bay Muannit” Vüs’at O. Bener’in dili ve kurguyu en kıpır kıpır kullandığı dönemin en muğlak, en ironik ve canlı kişisi olarak karşımıza çıkıyor. Yazarın ikinci romanı olan Bay Muannit Sahtegi’nin Notları’ndaki çokkatmanlı anlatım, keskin ironi ve “icat edilmiş” sözcükler, okura “birlikte uzun zaman geçirilecek kısa bir yolculuk” vaat ediyor. “Muannit Sahtegi’ye gelindiğinde, kurma, kurmaca, hatta konstrüksiyon çabası bile katlanılmaz bir aldatmaca halini almış gibidir. Metin, kurmaca ile otobiyografi türleri arasında, ikisinin de ciddiyetini ve gerçeğimsiliğini askıya alan tekinsiz bir noktada durur.”
–Orhan Koçak