Göçlerle gelen mutfak kültürü varlığını yüzyıllardır Anadolu topraklarında sürdürüyor. Halkların deneyimleriyle yoğrulan mutfağımız, zengin içerikli bilgi mozaiği sunuyor bize.
Gelen halklar, hem yerleştiği coğrafyanın kendilerine verdiği ürünleri kullandı hem de kendi mutfağını, pişirme tekniklerini, deneyimlerini o yöreninkiyle harmanlamasını bildi.
Anadolu kucak açtı gelenlere geçenlere. Yolculuk hiç bitmedi; toprak ana bereketiyle besledi, büyüttü geleni gideni. Kiminin adı Hititli, kiminin Urartulu, Pontuslu, Bizanslı, Selçuklu, Osmanlı oldu.
Mutfağımız, halkların iç içe yaşamasıyla oluşan paylaşımcı, coğrafya odaklı, yerel ürünlerle zenginleşmiş, bilgiyle işlenmiş olağanüstü bir kültür hazinesine dönüştü. Farklı coğrafyalara, kültürlere karşın sınırları ortadan kaldıran mutfakların kardeşliği de işte bu sayfalarda anılarla, tariflerle bir araya geldi…