Değerli okuyucu, elinizdeki kitapta; Yozgat özelinde 1968-1980 yılları arasında Milliyetçi Hareket içerisinde yaşananların bana göre olanını ve kendi penceremden görünen kısmını yazmaya çalıştım. Aynı konuyu bir başkasının kendi açısından da yazması beklenebilir. Bir başkasının yazdığı şeylerle benim yazdıklarım örtüşebileceği gibi birçok konuda da belki örtüşmeyebilecektir. Bu kitap bilimsel bir konuyu işleyen bir eser olmadığı ve benim şahsi görüşlerimi yine kendi penceremden aktardığım bir kitap olduğu için elbette “sübjektiftir.” Bu tür kitapların objektif olma iddiası elbette yoktur. Ben de objektif oldum diyemem. Yazdıklarım umumiyetle hatırladıklarımdan meydana gelmektedir. Elbet hatırlayamadıklarım da vardır.
Kitapta kendi yaşadıklarımı kaleme aldım. Yaşadığım ve içinde olduğum olayları genel olarak olduğu gibi verdim. Fakat bazı şeyler var ki sadece “söylenti” olarak yazmayı tercih ettim. “Duyum” olarak bildiklerimi ise belirttim. Yazdıklarımı duygularımdan arındırdım diyemem. Eğer ben bir robot olsaydım duygularımı işe karış-tırmadan bir kitap ortaya koyabilirdim fakat o zaman bu kitap ne kadar kayda değer olurdu? Ne kadar gerçeği yansıtır ve değerli bulunurdu? Bunu da düşünmek lazım?
Anlattığım her şeyi ve değindiğim her konuyu biz-zat yaşadım. Yozgat’ta Genç Ülkücüler Teşkilatı’nın ku-rulmasından itibaren yönetiminde ve çoğunlukla da hareketin başında resmi ya da gayri resmi bulunduğum için görüp işittiklerim ve yaşadıklarım pek çok kişiye nasip olmayacak kadar çoktur.
Kenan Eroğlu
