Tam yüz yıl önceydi. Anadolu’nun işgal edilmeye başladığını duyan genç kadın kendini büyük bir meydanda, yüksekçe bir kürsüde kalabalıklara hitap ederken buldu; “Olmaz, olamaz” diyor, isyanını haykırıyordu.
Ülkesinin uğradığı haksızlık karşısında ateşlenen duyguları, “Ateşten Gömlek” oldu; ardından “Türkün Ateşle İmtihanı”na dönüştü. O genç kadın, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda aktif mücadele veren kadın hareketinin öncülerinden Halide Edip’ti.
Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Halide Edip’in Türkiye ve kadın hareketi için taşıdığı anlamı aktarma çabasından doğdu. Son yıllarda Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği kavramını bile kabul etmeyen bir iktidar yönetiyor ülkemizi. Biz kadınlar, bugün sahip olduğumuz hakların değerini bilmek zorundayız. Kolay kazanılmadı kadın hakları.
Bu kitapta, Halide Edip'in hayat hikâyesine değil, onu anlama çabasına tanık olacaksınız. Kadını sosyal yaşamdan dışlayan, yok sayan dönemin anlayışına rağmen bugün bile birçok kadının cesaret edemeyeceği kararları nasıl aldığını öğreneceksiniz. Ülkesiyle ilgili sorunlarda ne kadar cesur ve kararlıysa özel yaşamında da o kadar korkusuz ve tavizsiz olduğunu göreceksiniz.
1919 ruhunun 100. Yılında, dirilişten direnişe giden yolda, bu ülkenin kuruluşunda verilen mücadeleyi ve cesur rol modellerin yaşam öykülerini hatırlatma zamanı…