Balat'tan Bat-Yam'a kadar uzanan kâh mutlu kâh hüzünlü bir yaşam öyküsü... Bir Yahudi ailenin çocuğu olarak 1916 yılında Hasköy'de dünyaya gelen ve yıllarca yaşadığı İstanbul'dan çok sevdiği Suadiye semtine benzettiği için Bat-Yam'a göç eden Eli Şaul'un ilginç günlüğü...
Balat'ta geçen çocukluk ve gençlik yılları... 1930'ların "azınlıklar mahallesi"nden renkler, sesler ve yüzler; bazen mutluluk, bazen de hüzün dolu anılar... Diş Hekimliği Mektebi'nde geçen öğrencilik yılları, Doğubeyazıt'ta yerine getirilen askerlik görevi, zorlukların ve endişenin arttığı Varlık Vergisi yılları ve nihayet 1950'de İsrail'e göç...
Türkiye'nin toplumsal dokusunu gözler önüne seren bu canlı tablolar, özellikle tek parti dönemine ait politikalara, ekonomik ve sosyal yaşama ayna tutuyor. Bu gerçekler, Eli Şaul'un çoğunlukla Vatan gazetesine, Ahmet Emin Yalman'a göndermiş olduğu mektuplarla ve dönemin gazetelerinden yaptığı alıntılarla belgeleniyor.
1930'lu ve 1940'lı yılların devlet yapısına keskin ve kapsamlı eleştiriler getiren Eli Şaul, azınlıkların o yıllarda Türkyie Cumhuriyeti'nde yaşadıklarına tanıklık ediyor. Bu tanıklıklar, gözardı etmemiz gereken önemli tarihi olguları bize bir kez daha hatırlatıyor.