Beni en çok inciten; sana âşık olduğumu söyleme şansı vermeyişindi!
Kate Sinclair başarılı bir halkla ilişkiler elemanıydı ve çoğu kişinin imreneceği bir hayata sahipti; başarılı bir iş, Londra’da kız arkadaşıyla paylaştığı bir daire ve yakışıklı bir sevgili...
Fakat hem iş hem de aşk hayatında aniden gelen darbeler ve karşılaştığı ayak oyunları hayatını bir günde alt üst etmişti. Çalıştığı şirketin bir müşterisi için düzenlenen basın gezisine deyim yerindeyse balıklama atladı; kafasını toplayacak, Tivoli Bahçeleri’nde gezecek ve Danimarka kültürünü keşfedecekti. Ancak Kopenhag’ın tarçın kokulu küçük bir kafesinde yaşayacaklarının kendisine yepyeni bir pencere açacağını henüz bilmiyordu!