Osmanlı askeri tarihinin belki de en az bilinen unsurlarından olan Deliler Ocağı’nı, yerli ve yabancı kaynaklardan araştırarak gün yüzüne çıkarıyor… Onlar kartal kanatlı, gözü kara savaşçılardı. Onlar Kafdağı’nı yerinden oynatacak kadar pervasız, düşmana belayı gökten yağdıracak kadar korkunçlardı. Onlar delilerdi… Evliya Çelebi’nin “Mehabetli ve şeci askerlerdir…” diye tarif ettiği deliler hakkında ünlü Bizanslı tarihçi Chalcondyles de “Öyle görünüyor ki doğa onlara, herkesin üstünde bir güç ve vücut kuvvetini ve onların gücünü denemek isteyenlerin gücünü aşan düzeyde, rastlanmayan nitelikte bir kılıç kullanma ve savaşma becerisi vermiştir” diyordu. Ama aslında kimdi deliler? İlk ne zaman ortaya çıkmışlardı? Nasıl giyinir, nasıl yaşarlardı? Nasıl savaşırlardı? Batı ordularını nasıl etkilemişlerdi? İşte bu soruların peşine düşen Abdullah Turhal, Osmanlı askeri tarihinin belki de en az bilinen unsurlarından olan Deliler Ocağı’nı, yerli ve yabancı kaynaklardan araştırarak gün yüzüne çıkarıyor, hem de görsel bir şölen eşliğinde.