Türkiye’nin, günümüzde büyük bir zihniyet problemiyle karşı karşıya bulunduğu bir gerçektir. Bu problemi çözebilmek için de bir zihniyet devrimine ihtiyaç vardır. Zihniyet sorununu çözmeden, Türkiye’nin diğer sorunlarını tam olarak çözebilmek mümkün değildir. Bir toplum, her şeyden önce, sağlıklı bir zihniyete sahip olmak zorundadır. Bunun için de akılcı düşünmeye ve bilim zihniyetine gereksinim vardır. Zihniyet devrimi yapmak için de yeni bir paradigmaya ihtiyaç vardır. Çünkü mevcut paradigma, içinde bulunduğumuz çağın ihtiyaçlarına cevap verebilecek durumda değildir. Bu nedenle, yeni bir paradigma inşası zorunlu hâle gelmiş bulunmaktadır. Bu çalışmamızda, yeni paradigmanın hangi değerler üzerine inşa edilmesi gerektiği üzerinde durduk; ayrıca, yeni paradigmanın hangi temel ilkelere dayanması gerektiğini açıklamaya çalıştık. Kuşkusuz, yeni bir paradigma inşası, tüm düşünen beyinlerin birlikte ve ciddi çalışmaları sonucunda gerçekleştirilebilecek bir iştir.
İnsanlığın ayrıca, yeni bir uygarlığa ihtiyaç duyduğunu söyleyebiliriz. Çünkü Batı uygarlığı, artık kendi sınırlarının sonuna gelmiş bulunmaktadır. Kuşkusuz Batı uygarlığı, insanlığa önemli katkılarda bulunmuş büyük ve evrensel bir uygarlıktır. Ancak, uygarlıkların da bir ömrü vardır; Batı uygarlığı da ömrünü tamamlamak üzeredir. Her uygarlık, doğar, gelişir ve yaratıcı özelliklerini kaybettikten sonra tarih sahnesinden çekilir. Bu gerçeği, bize tarih bilimi öğretmektedir. Yeni bir uygarlık inşasının da, yeni paradigmanın değer ve ilkeleri doğrultusunda oluşturulabileceğine inanıyorum. Çünkü yeni fikirler ve yeni açılımlar olmadan, toplumların kaderini değiştirecek büyük atılımlar gerçekleştirilemez.
Zihniyet devriminin, yeni bir uygarlığın da yolunu açabileceğini düşünüyorum.
Abdullah Aydemir