İpek Böceği’nin kozası mı yoksa çelik mi daha sağlamdı? Zorluklara en çok hangisi dayanırdı? Her şey zıddını içinde barındırır; varlık yokluğu, güzellik çirkinliği, güçlü zayıfı ve yaşam ölümü… Genç kızın hayatı tam da bunlardan ibaretti. Ülkenin ileri gelen ailelerinden birisine mensup olmasına rağmen imtihanı yoklukla, insanların çirkin yüzüyle olmuştu hep. Tek başına kaldığı dünyada kimseden ne yardım isteyecek ne de boyun eğecek mizaçtaydı. Ta ki bir adam bunları alaşağı edene kadar! Levent Akçacızade; emrinde binlerce insanın çalıştığı, iş dünyasının gözdesi, kural insanı… Aşkı ve kadınlara güvenini kilitlemiş, anahtarı kendisinin dahi bilmediği uçsuz bucaksız bir yere fırlatmıştı. Yapamadı... Ona doğru çekildikçe kaçtı. Önü alınamaz arzuları, tanımlayamadığı duyguları her yanını sardığında saklanacak bir yeri kalmamıştı. Aşk, gözleri körleşmiş kibri yener, kaideler yerle bir olur ve hayatı biçimlendiren tüm kavramlar yeniden tanımlanır mıydı?