Bu lamba, başka lamba!
Para bol… Ama alacak ekmek bile yoksa, neye yarar bol da olsa para?
O zaman, zenginlikler doğuran sihirli lamba, olsun sihirsiz lamba!
Harun Özer, o çok bildik Alaaddin’in Sihirli Lambası masalını, farklı bir bakış açısından bakarak yeniden anlatıyor. Yazarın çocuklar için iki perdelik bir tiyatro oyunu olarak yazdığı Alaaddin’in Sihirsiz Lambası, sihirli lamba bulunduktan sonra zengin olan ve bu zenginlik içinde yan gelip yatan halkın düştüğü durumu mizahi bir dille ele alıyor. Herkes büyük bir zenginlik içindedir, para boldur ama her tür üretim ve çalışma durduğu için kimse alacak bir ekmek bile bulamamaktadır.
Varlık içindeki yokluğun, zenginlik içindeki yoksulluğun çaresini bulmak, bu durumu yaratan Alaaddin’e düşecektir yine…