Onlara en fazla gereken şey zaman fakat zaman su gibi akıp geçiyor.
Ida Maclaird ayaklarından yukarı doğru, yavaş yavaş cama dönüşüyor. Kendisini tedavi edebileceğini umduğu adamı bulmak üzere, camın tenine ilk tutunduğu yer olduğunu zannettiği Aziz Hauda Toprakları’na geri dönüyor.
Midas Crook bütün hayatını adalarda geçirmiş, yalnızlığı seven genç bir adam. Ida’yla tanışmasının ardından Ida’nın insanın hem içini parçalayan hem de her şeye meydan okuyan ruh hali, Midas’ın duygularının önüne inşa ettiği kaleleri yıkıp geçiyor. Midas onun başına gelen korkunç illetle hesaplaşmasına yardımcı olurken, Ida da günden güne Midas’ın kalbindeki düğümleri çözüyor. Ve birbirlerine âşık oluyorlar...
Onlara en fazla gereken şey zaman, fakat zaman su gibi akıp geçiyor...
Camın yayılmasını durdurmanın bir yolunu bulabilecekler mi?