Ortaçağ Akdenizi’nde Ticaret ve Tüccarlar
Doğu Akdeniz önemli medeniyetlerin ve bu medeniyetlerin şekillendirdiği zengin bir sosyal hayatın beşiği olageldi. Ticaret, siyaset ve diplomasi bu zenginliği hem şekillendirdi hem de bu zenginliğin içinde şekillendi. Ortaçağ Akdenizi’nde Memlûk Sultanlığı’nın, Kilikya Ermeni Krallığı’nın ve Bizans İmparatorluğu’nun etki alanındaki tüccarların faaliyetlerini, tüccar grupları ve siyasal yapılar arasındaki ilişkileri merkeze alan Hilal ile Haç Arasında Hayatlar, farklı siyasal güçlerin birbirleriyle kurdukları diplomatik ilişkilerde ticaretin rolünü, etkisini, bu etkilerin tüccarlar üzerinden ilerleyen dinamizmini Akdeniz’in olanca canlılığıyla aktarıyor. Yalnızca ürün gruplarına, ticaret istatistiklerine odaklanmayan, bunların yanı sıra siyasal güçlerin yönlendirmelerini, ambargolarını, yasaklarını, teşviklerini de sosyal hareketliliğe etkisiyle beraber değerlendiren ayrıntılı bir tablo sunuyor.
“...bu çalışmada, Memlûk Sultanlığı’nın, Bizans İmparatorluğu ve Kilikya Ermeni Krallığı ile denizaşırı ticareti ve bu ticareti devam ettirmek için giriştiği diplomatik ilişkileri üzerinden Doğu Akdeniz’de gerçekleşen ticaret ve bu ticarette etkin tüccar grupları anlatılmıştır. (...)sevkiyatını yaptıkları ürünlere (köle, demir, kemere ve döşeme kerestesi), miktarlarına, mali karşılıklarına, tüccarların alışverişlerde kullandıkları sikkelere, taşımacılıkta yararlandıkları gemilerin çeşitlerine, gemilerin sahiplerine, rotalarına, sevkiyat gerçekleştirdikleri çeşitli limanlara, tüccarların ürünlerini indirdikten sonraki satış yöntemlerine ve çeşitli ortaklıklar başta olmak üzere uyguladıkları ticaret usullerine kadar birçok bilgiye ulaşılmıştır.”
AHMET USTA