O nicedir burada, hemen yanıbaşımızdaydı Adnan. Kimimizin göğsünde, kimimizin omzunda, ama hepimizin birden elinin altındaydı. Ah Adnan, güherçileydi, ipekti, baharattı; dilimizde doksan dokuz ad, ağzımızda tat, hem gerçek hem seraptı. Aldanıyorduk da her dem, ter-ü taze haline; kokusuna, terine... yaka çiçeği, makam arabası, düğün pastasına kanıyor, dalına konup şakıyorduk bile, evi evimiz, yeri yerimiz, yurdu yurdumuzmuşçasına...
Daha önce Bir Ağaç Bir Kadın adlı öykü kitabını yayımladığımız Şükran Farımaz yeni öykülerini bir araya getirdiği Aşk Bu’yla okurlarının karşısında. Her biri birbirinden çok farklı olan bu öykülerin ortak paydası inanılmaz bir incelikle örülerek kırılgan bir aynadan yansıtılmaları. Kişilerini ve olayları günlük yaşamdan alan Farımaz, kusursuz bir Türkçeyle anlatıyor öykülerini. Daha önce Şükran Farımaz’ı okumamış olanlar için Aşk Bu, kuşkusuz büyük keyif.