Dünyanın birçok ülkesinde yürütme organının güçlendirilmesi yönünde yaklaşımlar söz konusu olmaktadır. Günümüzde bu yaklaşımlar açısından yürütme organı yasama organı karşısında daha güçlüdür. 2017 Anayasa değişiklikleri nedeniyle Türkiye’de yürütme organının güçlendirilmesine yönelik yaklaşımların doruk noktasına ulaştığı görülmüştür.
2017 Anayasa değişiklikleri ile Türkiye’de hükûmet sistemi değiştirilmiş ve başkanlık sistemini esas alan Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi olarak adlandırılan nev’i şahsına münhasır sistem kabul edilmiştir. Bu Anayasa değişiklikleri Türkiye’de yürütme organı bakımından köklü değişiklikleri içermektedir. Bu değişiklikler arasındaki en önemlilerden biri yürütmenin, yasama organının sahip olduğu gibi aslî düzenleyici işlem yapma yetkisine sahip kılınmış olmasıdır. Bu değişikle yürütme organı ilk-elden düzenleme yapabilme imkânına kavuşmuştur. Bu yetkinin kullanılabilmesi için yasama organının yürütmeyi yetkilendirmesine gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle yeni sistemin özellikle yasama yetkisinin devredilmezliği ilkesi açısından incelenmesi gerekmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) başkanlık kararnamelerinin incelenmesi Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve sınırlarının daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin sınırlarına ilişkin belirsizlikler bu incelemeyi gerekli kılmaktadır. Ayrıca Anayasada Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenleneceği belirtilen konuların kanunlarla düzenlenip düzenlenemeyeceği hususu da tartışmalıdır. Çalışma kapsamında yürütmenin düzenleyici işlemleri üzerinde karşılaştırmalı olarak durulacak ve yürütmenin mahfuz bir düzenleme alanına sahip olup olmadığı tartışılacaktır.