Ömer Asım Aksoy, çok değerli incelemelerinden sonra atasözleriyle ilgili şu tanımı veriyor bize: “Atalarımızın, uzun denemelere dayanan yargılarını genel kural, bilgece düşünce ya da öğüt olarak ilkeleştiren, kalıplaşmış biçimleri bulunan, kamuca benimsenmiş özsözlerdir.”
Atasözlerine öyküler yazarken hem eski kaynaklardan uygun öyküler derledim, hem kendi gözlemlerimden çıkardığım olayları atasözlerine göre öyküleştirdim. Atasözlerinin çok eski zamanlardan süzülüp gelen yargılar olduğu bilindiği için de çağcıl olayları onların çıkış öyküsü olarak pek değerlendirmedim. Kimi güncel olayları öyküleştirirken de eskiden olmuş gibi yazdım. Bu nedenle de kitabın adına ATASÖZLERİNE ÖYKÜLER demeyi doğru buldum.
Atasözlerimizi yakından tanıyanlar, Türkçemizin ne denli zengin olduğunu, dilimizin anlam inceliklerini görecek, tadına doyulmaz güzelliğini de tadacaklardır. Genç okurlarımız da atasözlerinin dilimiz içinde ne kadar önemli bir yer tuttuğunu, değerli yaşamsal deneyimleri aktardıklarını kavrayacaklardır umarım.