"Şimdi kırk bir yaşındayım, dilini konuşmadığım bir ülkede, sensiz uyum sağlayamadığım bir yerde yaşıyorum..."
Metin o kadar iyi tasarlanmış ki bölümler tek başına bile mükemmel kısa öyküler olarak okunabiliyor. Yaşamlar kitap ilerledikçe kesişiyor ve karakterlerin iş ve özel yaşamları arasına koydukları çizgi siliniyor. Eğlenceli, dokunaklı ve nefes kesici…
-Financial Times
Gazetenin esrarengiz bir milyoner tarafından kurulmasının üzerinden elli yıl geçmiş ve bu süreçte birçok şey değişmişti. Artık, yılların kiriyle lekelenmiş halılar ve eskimiş mobilyalarla dolu bu ofiste, çalışanların kişisel sorunları günlük manşetlerden çok daha önemli görünüyordu.
Otoriter Yazı İşleri Müdürü Kathleen, aldatılmanın acısını yeni ilişkilere yelken açarak yenmeye çalışıyordu. Tembel vefat yazarı Arthur yaşadığı trajedi yüzünden bambaşka bir insan haline gelmenin eşiğindeydi. Ve gölgelerin arasında, değerli köpeği Schopenhauer’ın, ailesinin mirası olan gazeteden çok daha fazla ilgiyi hak ettiğini düşünen yalnız, genç bir yayıncı vardı.
Kağıdın yerini internet haberciliğinin aldığı bir çağda, çeşitli kişisel dertlerle boğuşan bir ekibin belirsiz geleceklerine doğru yaptıkları yolculuk, hem gazetenin zengin geçmişini, hem de kurucusunun gizli niyetlerini gözler önüne seriyor.
"Çok özel"
-The New York Times
"Şahane"
-Seattle Post-Intelligencer
"Kışkırtıcı"
-The Washington Post
