Bugün ülkede OHAL var.
Yasaklar diz boyu!..
Özgürlükler alabildiğince daraltılmış.
İnsanlar biat eden ve muhalif diye ayrıştırılmış..
Güvenlik güçleri halkın değil, iktidarın güvenliğini sağlıyor…
İnsanlar dilleri, dinleri, cinsleri ve ırklarıyla ve de mezhepleriyle birbirlerine düşmanlaştırılmış…
Dolar bozdurmayanı bile terörist ilan eden bir zihniyet bizi yönetiyor.
Ekonominin çöktüğünü bile söylemek mümkün değil.
Anayasada yer alan “LAİKLİK” ilkesini savunanlar tutuklanıyor..
İzmir Marşını çalmak suç oluyor!..
Yani laik demokratik sosyal hukuk devletine sahip olmaktan çıkarıldık.
Yürütme, yasama ve yargının tek elde toplandığı, tek adam diktasına hızla ilerliyoruz!
15 yıllık bir dönemde hedefin bu olduğu artık biliniyor!..
Yaşananlardan sonra ortaya çıkan algıya göre; Müelliflerini tartışmadan “Hain FETÖ Darbesi” oyununun, çökmekte olan ekonominin halk tarafından anlaşılmasının önüne geçmek ve ülkede “rejim değiştirecek” tek adam diktasını oluşturmanın amaçlanmış olduğu bir düzen ortadadır!
Bu kitap bunların anlatıldığı bir dizi BirGün Gazetesi yazılarımdan oluşuyor.
AKP iktidarı çöküyor… Çökerken Türkiye’yi de karış karış bataklığa gömüyor. Bize düşen “Batan güneş için ağlamak yerine, yeniden doğduğunda ne yapacağımıza karar vermek” olmalıdır!..
Bu nedenle anayasa değişikliği için yapılan Referandum çok önemli..
Ülkenin geleceği, demokratik rejimin bekası için oy vereceğiz.
Umudunuzu yitirmeyin, demokrasiden dönüş yok!